HOPE (ÜMİT ETMEK, UMMAK,ÜMİT)
* 'I hope' ( Ümit ederim) kelimesinden sonra gelecek anlamda kullanmak için şimdiki zamanı kullanırız.
Örnek: I hope she likes (=will like) the flowers.
( Umarım çiçekleri sever ( sevecek)).
I hope the bus comes soon.
( Ümit ederim otobüs yakında gelecek.)
* Olumsuz cümlelerde 'not' kelimesi 'hope' dan sonraki kelimedeki fiile gelir.
Örnek: I hope she doesn't wake up.
( Umarım o uyanmaz.)
Not: ( I don't hope she wakes up) bu kullanım yanlıştır.
* ' I was hoping' kelimesini kibar istek belirtirken kullanırız.
Örnek: I was hoping you could lend me some money.
(Bana biraz ödünç para verebileceğini umuyordum.)
*' I had hoped' umutlar hakkında konuşurken olmamış yada olacak şeyin olmadığını fark ederken kullanırız.
Örnek: I had hoped that Jen would become a doctor, but she wasn't good enough at science.
( Jen'in doktor olacağına inanmıştım ama o bilimde yeteri kadar iyi değilmiş.)
I hope so = İnşallah, umarım öyle olur.
Hopefully = Ümitle, inşallah.
Hope for the best = Hayırlısı demek
Hopeful = Ümitli, ümit verici.
Hopeless = Ümitsiz, ümit vermeyen.
No comments:
Post a Comment